Düşünüyorum da, sahiden de birçok insanı işler değil ilişkiler yoruyor şu hayatta. Bu manada, herkes en yakınlarından başlayarak, derece derece her temas ettiği kişiyle daima bir imtihan çemberinin içinde yer alıyor. Burası dünya, incitmeden yaşamak çok zor, incinmeden yaşamak ise zorlardan daha da zor. Zaten dikkat ederseniz, Kur’ân’ı Kerim’de bize öğretilen dualardan biri de “Rabbimiz gönlümüzde iman edenlere karşı en ufak bir olumsuz duygu, kin, öfke, kızgınlık vs. bırakma!” şeklindedir. (Haşr, 10) Demek ki gönlü yüklerinden hafifletmek ve affetmenin erdemine ermek kolay iş değil, ulaşılması gereken üst düzey hedeflerden biri. Allah nasip etsin, bizleri bu manada da hafif kullarından eylesin, amin. Ben de kırıp incittiğim her kim var ise onlardan özür dilemek, helallik almak isterim aslında ömür takvimim sona ermeden. İnsanız, hatalarımız ve eksiklerimiz çok, kimin kalbini kırdıysam, kimi üzdüysem, şu dünya hayatı bitmeden helalleşmeyi çok arzu ederim doğrusu. Bu manada, iki günlük dünyada kötü olduğumuz her an için çokça pişmanım, keşke daha sabırlı, daha anlayışlı olabilseydim dediğim çokça hatıram var. Tabii bu sözleri yüreğimin en derinlerinden söylüyorum, aksi takdirde yapay sözlerin gölgesinde çok nahoş bir manzara açığa çıkar ki bu da bendenizi daha da yaralar. Gerçekten de büyüdükçe dünya gözümde daha da küçülüyor, “değer miydi” dediğim birçok üzücü davranışım gözümün önüne daha çok gelip pişmanlığa sebep oluyor. Allah hepimize güzelleşmeyi nasip etsin, elimizden, dilimizden, sözümüzden ve niyetimizden kimseye zarar gitmesin, amin.