Mektepler sene sonu tatiline girdiler. Talebeler (öğrenciler) muallimler (öğretmenler) üç aylık uzun tatil yapacaklar. Diyanet İşleri Başkanlığımızda 30 Haziran'da başlayıp 15 Ağustos'a kadar devam edecek '' YAZ KUR'AN KURSLARI '' başlatıyor. Hakikaten Milli Eğitim müfredatıyla çocuklarımızın maddi - manevi değerlerimizi layığıyle sahiplenecek yapıda yetişmedikleri ortada. Bir Adab ı Muaşere dersini bile olması gerektiği gibi veremiyorlar.           Bu coğrafyanın hamuru İslâmdır. Bir asırdan fazladır bu toplumu asli değerlerinden koparmak için denemedikleri yol kalmıyor. Öyle sağlam ki hamurumuz özümüzü yitirmiyoruz.           '' Müslüman çocukları dinlerini ( ki, kültürü besleyen yegâne unsurlardan biri dindir ) öğrenmesinler diye; 4 + 4 +  4 eğitim sistemi uygulanıyor '' diyenler haksız mı ?! Dinini, imanını öğrenebiliyor mu çocuklarımız. Oysa, Hristiyan ve İbrani dünyası küçük yaştan itibaren inançlarını ciddi manada öğretiyorlar. Doğdukları andan itibaren papazlar takdis ediyorlar. Sonra da bize diyorlar ki; '' Uygar dünyada ergin olmadan din öğretilmemeli, çocuk özgür idaresiyle seçmeli. ''  Vay be ne kurnazlık. Kendileri tarihlerini, kültürlerini sıkı sıkıya öğreniyorlar bize gelince '' sakın ha '' bu ne aymaz kurnazlık...            Diyanet İşleri Başkanlığımızı tebrik ediyorum. Yaz Kur'an Kursları gereklidir. Okul öncesi çocuklar içinde bir programı var. 4 - 6 yaş grupları için düzenlenen programlar İnşaallah veliler tarafındanda ilgi görür. Bu 4 - 6 yaş arası çocukların eğitimi için bir çok caminin kompleksi müsait. Tıpkı MEB ciddiyetiyle bu mevzuda eğitimini tamamlamış diplomalılarca( mümkünse bayan hocalar ) eğitim verilmeli. Tabi yıl boyu kesintisiz devam etmeli.             Diyanet işleri Başkanlığı  '' Din eğitimi ailede başlayan kapsamlı bir eğitim sürecidir. Anne karnındayken bebeğe Kur’anı Kerîm ve ezan dinletilmesi, dünyaya geldiğinde kulağına ezan-kâmet okunması ve güzel bir isim verilmesi gibi bir kısım görev ve tavsiyelerle başlayan bu süreç hayat boyu devam eder. '' diyor. Doğrudur.  Ahlâk ömür boyu gerekli. Toplum olarak  temelden ahlâki eğitime ihtiyacımız var. Madem ki MEB ( Milli Eğitim Bakanlığı ) müfredatı ve velilerin kariyer hevesleriyle verilen özel dersler(dershaneler ) çocukların din - iman - ahlâk değerlerinden ( ihmal edilerek ) yoksun yetişmelerine sebep oluyor. Okumuş ama yüreği boş. Okumuş ama aklı yüreği batıya dönük. Okumuş ama anasına - babasına saygısı yok ki, yaşlıya - çocuğa - çevreye saygısı  nasıl olsun.           Okumuş, imanlı, gelenek - göreneklerine sıkı sıkıya bağlı nesillerin yetişmesini istiyorsak; Çok küçük yaşlardan itibaren çocuklarımıza maddi - manevi değerlerimizi öğretmeliyiz. Boş kafalı, fosil yakıtlı aymazların şamatasını hiç ciddiye almayalım. Allah'ın bizlere emanet ettikleri, en kıymetli servetlerimiz çocuklarımızı kaybetmek istemiyorsak eğitimin kıymetini kavramalıyız. Her ne kadar eleştiriyorsakta, doğru yapılan işleri takdir ettiğimizi belirtmek isterim. Ha böylece şeytana da taş atmış olalım, öyle ya; Merhum Cahit Zarifoğlu'nun dediği gibi '' Farz et körsün olabilir. El ele tut. Taş al ve at. Kâfiri bulur. '' Allah'a emanetsiniz Vesselam..