birsan alüminyum
Emrullah Akbulat
Köşe Yazarı
Emrullah Akbulat
 

Kocaman kocaman evler, binalar yapıyoruz ama şehirleşemiyoruz bir türlü…

Şehirleşmek, medeniyetle içiçe yaşamaktır. Şehirleşmek esasen insanın insanlarla buluşmasıdır. Her kültürden, inançtan, ırktan vs insanların birbirleriyle komşu olmasıdır. Mecburi karşılaşmalar, mecburi arkadaşlıklar, hatta, mecburi dostluklar dayatır insana şehir. Osmanlı şehirleşmede huzur ve adaleti sağlamak için adab ı muaşeresini üretmiştir. Günümüzde ise; Bırakın adab ı muaşereyi '' lütfen '' e yahut ne bileyim '' Afedersiniz '' e hasret kaldık.           Maalesef  yüz yılı aşkındır '' BATI MEDENİYETİ '' yolunda az gittik uz gittik, derken geldiğimiz nokta budur. Bir tuhaflık var.  Şehirlerimiz tezatlar silsilesiyle  gelişmelerini devam ettiriyorlar. Villalar mahallesine giden yolda, trafik karmaşasında birbirlerine saldıranlar; Araçlarından bezbol sopalarıyla aşağı iniyorlar.            Koca koca şehirler izah edilemeyen imar planlarıyla konuşlanıyorlar. Ne Güneş (ışık ) hesaplanıyor, ne Kâbe düşünülüyor, ne cami - okul, ne dinlenme alanları ne de çocuk bahçeleri. Sonra, konuşlanmış şehrin ortasında yapılan '' bisiklet yolu '' tartışmalarıyla kendimizi avutuyoruz.           İktidar - muhalefet kabahatli olmayan var mı ?  Ya arkadaş, hepimiz bu teknenin hamuruyuz. Kimi selahiyetlendirsen karnesinde aynı derslerden sınıfta kalıyorlar. Bir şeyler ters gidiyor. Kaos ekonomiden çok zihinlerde. Belkide dayatılan kaotik yaşam tarzı bizleri kaos girdabına çekiyor, bırakmıyor. Tas kafalısı, alabıros traşlısı, takım traşlısı vb rengarenk kafalar sokakları dolduruyor ama kabalıkta yarış var. Okumuşu, okumamışı ayırmanın zorlaştığı merhaledeyiz. Eğitim, eğitim ama nasıl ne eğitim..           Yeni şehirleşen ( kentleşen ) yerleşkelerimize bakıyorsunuz; Binalar yükselmiş, araçlar sıra sıra dizilmiş, sokaklarına girebilmeniz mümkün değil. Otopark meselesi düşünülmeden yap ( tır ) ılmış binalar, günü birlik kazanç uğruna heba edilmiş arsaları getiriyor akla. Araçlar  sokaklardan caddelere taşıyor. Emin olun mecburi istikametler bile trafik akışını sağlayamıyor. Güney Amerika modeli yerleşim tam olmasa da benzer bir şehirleşme yaşıyoruz. Bakın büyük şehirlerimizin hepsinde benzer görüntüler göreceksiniz.           Kocaman kocaman evler, binalar yapıyoruz ama yine de şehirleşemiyoruz. '' Kentsel dönüşüm '' bir fırsat gibi ama onuda yüzümüze gözümüze bulaştırıyoruz gibi. Okul, cami, park ve sportif alanlar düşünülüyormu ? Bilemiyorum, soru işareti bırakıyor zihinlerde. Hani deprem uyarıları var ama ilgili yetkili cenahta kıpırtı yok. Ha senin partin benim partim. Dilim varmıyor ama '' senin hırsızın, benim hırsızım. Dokundurmam ''  tartışmaları şehirleşme tartışmalarının çok çok önünde.           Şehirleşme deyip geçmeyin. Şehirleşmek; Medeniyettir, eğitimdir, huzurlu yaşamdır. Hem de kültürel zenginlikle içiçe mimariyle, sanatla, edebiyatla, şiirle, folklorla vs yaşamaktır. Şehirleşmeyi yani medenileşmeyi başaramazsanız; Anayollarda bisiklet yolunuz olmadığı gibi düzenlediğiniz sahillerde muhteşem görüntüyü tamamlayan bisiklet ve koşu yolu - yürüyüş yolu karmaşasına sebep olursunuz. Vesselam..  
Ekleme Tarihi: 27 Temmuz 2025 -Pazar
Emrullah Akbulat

Kocaman kocaman evler, binalar yapıyoruz ama şehirleşemiyoruz bir türlü…

Şehirleşmek, medeniyetle içiçe yaşamaktır. Şehirleşmek esasen insanın insanlarla buluşmasıdır. Her kültürden, inançtan, ırktan vs insanların birbirleriyle komşu olmasıdır. Mecburi karşılaşmalar, mecburi arkadaşlıklar, hatta, mecburi dostluklar dayatır insana şehir. Osmanlı şehirleşmede huzur ve adaleti sağlamak için adab ı muaşeresini üretmiştir. Günümüzde ise; Bırakın adab ı muaşereyi '' lütfen '' e yahut ne bileyim '' Afedersiniz '' e hasret kaldık.
          Maalesef  yüz yılı aşkındır '' BATI MEDENİYETİ '' yolunda az gittik uz gittik, derken geldiğimiz nokta budur. Bir tuhaflık var.  Şehirlerimiz tezatlar silsilesiyle  gelişmelerini devam ettiriyorlar. Villalar mahallesine giden yolda, trafik karmaşasında birbirlerine saldıranlar; Araçlarından bezbol sopalarıyla aşağı iniyorlar. 
          Koca koca şehirler izah edilemeyen imar planlarıyla konuşlanıyorlar. Ne Güneş (ışık ) hesaplanıyor, ne Kâbe düşünülüyor, ne cami - okul, ne dinlenme alanları ne de çocuk bahçeleri. Sonra, konuşlanmış şehrin ortasında yapılan '' bisiklet yolu '' tartışmalarıyla kendimizi avutuyoruz.
          İktidar - muhalefet kabahatli olmayan var mı ?  Ya arkadaş, hepimiz bu teknenin hamuruyuz. Kimi selahiyetlendirsen karnesinde aynı derslerden sınıfta kalıyorlar. Bir şeyler ters gidiyor. Kaos ekonomiden çok zihinlerde. Belkide dayatılan kaotik yaşam tarzı bizleri kaos girdabına çekiyor, bırakmıyor. Tas kafalısı, alabıros traşlısı, takım traşlısı vb rengarenk kafalar sokakları dolduruyor ama kabalıkta yarış var. Okumuşu, okumamışı ayırmanın zorlaştığı merhaledeyiz. Eğitim, eğitim ama nasıl ne eğitim..
          Yeni şehirleşen ( kentleşen ) yerleşkelerimize bakıyorsunuz; Binalar yükselmiş, araçlar sıra sıra dizilmiş, sokaklarına girebilmeniz mümkün değil. Otopark meselesi düşünülmeden yap ( tır ) ılmış binalar, günü birlik kazanç uğruna heba edilmiş arsaları getiriyor akla. Araçlar  sokaklardan caddelere taşıyor. Emin olun mecburi istikametler bile trafik akışını sağlayamıyor. Güney Amerika modeli yerleşim tam olmasa da benzer bir şehirleşme yaşıyoruz. Bakın büyük şehirlerimizin hepsinde benzer görüntüler göreceksiniz.
          Kocaman kocaman evler, binalar yapıyoruz ama yine de şehirleşemiyoruz. '' Kentsel dönüşüm '' bir fırsat gibi ama onuda yüzümüze gözümüze bulaştırıyoruz gibi. Okul, cami, park ve sportif alanlar düşünülüyormu ? Bilemiyorum, soru işareti bırakıyor zihinlerde. Hani deprem uyarıları var ama ilgili yetkili cenahta kıpırtı yok. Ha senin partin benim partim. Dilim varmıyor ama '' senin hırsızın, benim hırsızım. Dokundurmam ''  tartışmaları şehirleşme tartışmalarının çok çok önünde.
          Şehirleşme deyip geçmeyin. Şehirleşmek; Medeniyettir, eğitimdir, huzurlu yaşamdır. Hem de kültürel zenginlikle içiçe mimariyle, sanatla, edebiyatla, şiirle, folklorla vs yaşamaktır. Şehirleşmeyi yani medenileşmeyi başaramazsanız; Anayollarda bisiklet yolunuz olmadığı gibi düzenlediğiniz sahillerde muhteşem görüntüyü tamamlayan bisiklet ve koşu yolu - yürüyüş yolu karmaşasına sebep olursunuz. Vesselam..

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (3)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergebze.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
SİMYACI
(27.07.2025 17:49 - #1171)
Köylülük ve Şehir'lilik arasında kalmak. Bir Dönüşüm Süreci dir. Aslında bu "arada kalmışlık" hali, modernleşme ve toplumsal değişim süreçlerinin doğal bir sonucudur. Kimi için bir adaptasyon süreciyken, kimi için sürekli bir bocalama hali olabilir. Ancak bu durum, bireye iki farklı yaşam biçiminden beslenme, farklı perspektifler kazanma ve daha esnek bir dünya görüşü geliştirme potansiyeli de sunar. Kısacası, köylülük ve şehir'lilik arasında kalmak, hem zihinsel hem de duygusal olarak sürekli bir denge arayışında olmak demektir. İki farklı kimliği, iki farklı yaşam biçimini ve iki farklı değer sistemini kendi içinde birleştirmeye çalışmaktır. Hal böyle olunca çakma şehirli imajı ile köylü zihniyeti ile yaşam sahte bir kimliğimiz olduğundan her gün yaşamın içinde absürt olarak kendini belli eder. Bir örnek: Düğüne gidin bakın Kapalı Hacı teyzenin yanında mini, dekolte ile teşhirci genç kadın yakını kol kola ve Hacı amcanın yanında dövmeli erkek yakını lüks araçların dan inerken görürüz. Düğün romantik batı müziği ile başlar Harmandalı yada geldiği yöresine göre havalarla biter.
Emrullah Akbulat Teşekkür ederim. Hakikaten farklı düşündüren bir yorum olmuş. Dilerim okuyanlar yorumunuzu da kaçırmaz okurlar. Ben makalemi okuyan arkadaşlarıma yorumunuzu da muhakkak okumalarını öneriyorum. Allah'a emanetsiniz.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergebze.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
NihatKurnaz
(27.07.2025 21:01 - #1172)
Harika bir makale hocam, yüregine, eline kalemine sağlık olsun.
Emrullah Akbulat Teşekkür ederim Üstad. Allah'a emanetsiniz.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergebze.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
A Eser
(27.07.2025 23:32 - #1173)
Çok güncel ve üzerinde düşünülmesi gereken hatta gec kalınmış konular üstad.Kültür yozlasması.İnsani iliskilerdeki tükenisin rezidanslara binalara yansıması.. Kültür ve aile bakanlığının çok ciddi çalışması gerek .Lakinyapılan her olumlu adımın Erdogana ait olduğu düşüncesiyle olusan aptalca tepkilere çözüm şart. hayırlı geceler dilerim.
Emrullah Akbulat Yorumunuz için teşekkür ederim hocam. Allah'a emanetsiniz.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergebze.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.