Vaktiyle Mısır - İsrail arasında cereyan eden savaşta ( 6 gün savaşı - 1967 ) son yok edici hamleyi vurmaya hazırlanan Mısır ordusuna ait tanklar Sina çölünde vurulurken, savaş uçakları havalanamadan havaalanlarında imha edilmişlerdi. Güya İsrail savaş uçakları saldırmıştı. Öyle değil tabi, ABD nin Akdenizde ki uçak gemisinden havalanan uçaklar Mısır uçaklarını - tanklarını haince arkadan vurmuş, imha etmişti. Dünyaya hakimler, istedikleri enformasyonu yapıyorlar, gerçek buduır.           İşin enteresan yanı o tarihlerde Abdünnasır'ın Mısır'ı; Sovyet rejiminin ( SSCB ) önemli müttefikiydi. Ordunun her türlü donanımı çoğunlukla  Sovyet  ürünüydü. Bununla yetinilmemiş, Rus askeri danışmanlar sahada Mısır askerleriyle beraberdi. ABD harekattan önce Sovyet yetkilileri bilgilendirmiş. Sovyet ( RUS ) görevliler savaş alanını terkederek ABD nin saldırısını kolaylaştırmışlar. O gün için bunlar konuşulamıyordu. Bugün bilmeyen kalmadı gibi.           Bugünde benzer tertip var. ABD + İngiltere + Fransa hatta Kanada ve İskandinav ülkelerinin savaş gemileri; Olası İsraile karşı harekatı, kalkışmayı engellemek için konuşlanmış vaziyette. Küfür birlik içerisinde Filistin'i - Gazzeyi Siyonist yahudilere işgal ettirmek için ellerinden geleni yapıyorlar.                    Dün Mısır, Irak vardı. Bugün sıradaki İran - Yemen mi ?!           İran, Rusya dirayetiyle askeri - sınai çıkış yakalamak istedi.  lakin;  Rusya hiç bir ülke için güvenilir dost ülke olmamış ki, İran için olsun. İsrail, canı sıkıldıkça Gazze katliamlarını perdelemek için İranla gerginliğini tırmandırıyor. İranlı idareciler; ABD + Batının müslüman ülkelere karşı yollarının açıldığını anlamamakta ısrar ediyorlar.           ABD + Batı; Orta Doğu'da İsrailden güçlü ülke istemiyorlar. Güçlendiriyor bu arada maddi ölarak sömürülüyorlar. Neticede bişekilde sıfırlanıyorlar. Irak, Libya, Mısır, Suudi Arabistan, Yemen vs hepsi aynı senaryonun figüranları. Ha, biz ne durumdayız. Onlar kadar olmasada abluka altındayız desek abartmış olmayız.           İran'a sahip çıkmak, İrancı olmak değildir. Türkiye geçmişten ( Osmanlıdan )  bugüne bölgenin gücü, tüm müslümanların, hatta, mağdurların şefkatli elidir. Sonra, İsrail'in nihai hedefinin Türkiye olduğunu bilmeyenimiz mi var. Adamlar Siyonizme inanıyorlar. Vatanlarının '' Nil'den Fırat'a kadar '' olduğunu savunuyorlar. Sonra,  onlar özel yaratılmışlar.           Böylesi sapkın ideoloji yüklenmiş bir devlet ve yandaşları var karşımızda. İran'ı yedirmemeliyiz. Ukrayna - Rusya barışı için harcadığımız enerjinin bir kısmını ABD - İran barışı, sükuneti için harcayabiliriz.           İsrail yakın zamanda İran'ı ciddi anlamda vurur mu bilemeyiz. Ancak bu vuruşlar, sınamadır. İran'ın karşı can alıcı gücü olduğunu belgeleyen tepki vuruşları yok. Bu sebeple Gazze'de saldırılarını perdelemek, gündemi  değiştirmek için İran saldırılarına aralıklarla şahit oluyoruz diyenler haklı gibi.           Gelişmelerden anladığımızı, müslüman olarak kaygılarımızı dile getirmeye çalışıyoruz. En önemliside duyarlı kalmamız gerektiğini anlatmaya çalışanlara destek verme gayretinde olduğumuzu belirtmek için mevzuyu işliyoruz. Rabbimiz;  Ülkemizin ve tüm müslüman ülkelerin yardımcısı olsun İnşaallah. Vesselam..