CHP Her Zamanki Gibi Rüşvet, Vurgun ve Beceriksizliklerle Belediyelerde İflası Oynuyor. Ak Parti de Benzer Suçlamalara Muhatap Olarak Yoluna Devam Ediyor..
CHP tarihinde hizmetle övünüldüğü ne duyulmuş ne görülmüştür. Hele, son elli yıla bakıldığında bu daha net anlaşılacaktır. Halk bir umutla büyükşehir belediyelerini vermiş Sözen döneminde(1989) olduğu gibi bugünde kazandığı yerlerde benzer ithamlarla mahkeme kapılarına düşmüşlerdir.
CHP bir sürü siyasi entrikanın içinde olmuş bir keresinde CHP den 15 vekil istifa ettirilerek İYİ PARTİ ye grup kurdurulmuştur. Böylece İYİ PARTİ mecliste grubu olduğu için sadece söz hakkı değil ciddi oranda bütçeden seçim yardımı ( 53.7 milyon dolar ) alması sağlanmıştır. Bu merhum Ecevit'in meşhur Güneş Otel görüşmeleriyle Adalet Partisi'nden Tuncay Mataracı ve Şerafettin Elçi'yle birlikte 12 vekili transfer ederek hükümet kurması olayını hatırlatıyor.
Bugüne gelindiğinde; Sermayenin ve geniş katılımlı, farklı sol fraksiyonların desteğiyle şişirilen CHP balonu yine patlamıştır. Hiddetlenmeleri, saldırgan ve hoş olmayan ifadeler kullanmaları hazin durumlarının hazımsızlığındandır. Bu konuda sayısız örneklemeklerde bulunmak mümkündür.
Ak Parti'nin durumuda pek farklı değil. Suistimaller, yandaş kayırma suçlamalarına muhatap olarak yollarına devam ediyorlar. Bu halk CHP yi tanıdığı - bildiği için aman CHP gelmesin diyerek oyunu Ak Parti'ye veriyor. Ayrıca Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın merhum Erbakanla birlikte parlayan serüveni ve sevgisi vardır. Ak Parti oyları % 25 lere kadar düşerken insanlarımızın Cumhurbaşkanımıza desteği şu anda bile % 50 leri aşmaktadır.
Ak Parti 2016 - 17 lere kadar yaptığı hizmetlerin propagandasını yaparak '' ÖVGÜ POLİTİKASIYLA '' oyunu korumaya çalışıyor. Kabul edelim artık bu siyaset Ak Parti'yi kurtarmaya yetmiyor.
Emeklilerin hali içler acısı. 2002 den itibaren emeklilik şartları ve maaş düzenlemeleri (oran) hakkında yasalar değiştiriliyor. CHP - İYİ PARTİ - MHP ve diğer solcu muhalefet partilerinin kışkırtmalarıyla tümüyle yanlış '' Emeklilikte yaşa takılanlar ( EYT ) kanunu '' çıkarıldı. Bugün, sermaye, patronlar 42, 43 yaşında verimliliğinin doruğunda ki emekçileri mecburi emekliliğe zorluyor, ucuz emek gücüne yönleniyorlar.
'' EYT'nin çıktığı yıl olan 2023'te ise 2 milyon 193 bin 791 kişi emekli olmuştu ki, sosyal güvenlik sisteminin tarihinde bir yılda en yüksek emekli sayısına ulaşılmıştı. Son iki yılda ise EYT de dahil, emekli olanların sayısı 2 milyon 918 bini geçti. '' Ülke bu gidişle ekonomik enflasyon kadar emekli enflasyonuyla da anılır olacak.
Ekonomi bir türlü düzelmiyor. Rant ve faiz ekonomisinin uygulanılması; Üretim azlığı, ihracat azlığı ve aşırı ithalat artışına para değerinin korunamaması eklenince ekonomi bir türlü düzelmiyor. Dr Fatih Erbakan'ın '' Rant ve faiz siyasetini bırakmazsanız kötü gidişatı durduramazsınız '' ikazlarını duymazdan geliyorlar. Kamu harcamalarındaki israfın son sürat devam etmeside ayrıca düşündürücü. Ak Parti bu haliyle müsrif mirasyedi gibi 2017 lere kadar getirdiği atmosferi yok etmeye devam ediyor.
Tabi, Yeniden Refah Partisi ve Dr Fatih Erbakan yükselen yıldız olarak gündemde. Taraftarları heyecanla desteklerini arttırıyorlar. Üye bakımından Türkiye'nin üçüncü büyük partisi oldular. Politikasını Erdoğan düşmanlığı üzerine kurgulayan diğer muhalefet partileri gibi yanlış politika izlemiyorlar. CHP belediyelerindeki yolsuzluk ve rüşvet konusunu işliyorlar. Merhum Prof Erbakan döneminde olduğu gibi '' ÖNCE AHLAK VE MANEVİYAT '' diyorlar.
Yeniden Refah Partisi sözcüsü Suat Kılıç, İBB eski Başkanı Ekrem İmamoğlu ve 99 şüpheli hakkında “suç örgütü yöneticisi olmak”, “suç örgütüne üye olmak”, “irtikap”, “rüşvet”, “nitelikli dolandırıcılık”, “kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek” ve “ihaleye fesat karıştırmak” suçları ile yürütülen İBB’deki yolsuzluk soruşturması hakkında açıklama yaptı.
Suat Kılıç açıklamasında şunları söyledi : Hukukçu olarak bende oluşan kanaat: Evet, rüşvet de var, zimmet de var, ihaleye fesat karıştırma da var. Yani yolsuzluğun her türlüsü var. Hukukçular kanunla konuşur, ceza kanunu ortada. Gizli tanık var mı? Var. Delil toplama var mı? Var. Etkin pişmanlıktan yararlanma var mı? Var. İtirafçılık müessesesi var mı? Var. Bunların hepsi kanunda düzenlenmiş müesseseler. İş adamı geliyor diyor ki ‘Ben rüşvet verdim.’ Şimdi rüşvet vermek de suç. Sadece rüşvet almak suç değil. Suç işlediğini itiraf ederek geliyor ve etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istiyor. ‘Ben verdim.’ diyor. Öte yandan bir bürokrat çıkıyor ya da bir belediye meclis üyesi çıkıyor, ‘Ben de yararlanmak istiyorum, ben de aldım.’ diyor. Biri, verdiğini itiraf ediyor; diğeri, aldığını itiraf ediyor. Bizim kalkıp da burada ‘Bu suçlar işlenmedi.’ dememiz hukuku yok saymamız olur.
Bugün ne iktidar ne de muhalefet erken seçime hazır değil ama Yeniden Refah Partisi yönetimi sanki yarın seçim olacakmış gibi hazırlıklı çalışmalarını sürdürüyorlar. Hakikaten ülkemizde iktidar kadar iktidarı yönlendirecek '' HAYRA MOTOR, ŞERRE FREN '' muhalefet yok. Yeniden Refah Partisi bu şiarla yoluna devam ediyor. Ne diyelim; Hayırlısı olsun..